Bu bölümde Cahil Hoca kitabı üzerine tartışmaya devam ediyoruz. Kitap incelemesinin ikinci bölümünde “zekaların eşitliği”, “ezber ve pratik”, “ilişkilendirme”, “her şey her şeydedir” ve “sokratik yöntem” üzerine konuşuyoruz. Ayrıca ezber konusu ile alakalı aşağıda kısa bir not bulabilirsiniz.

Ezberci Eğitim Üzerine

Üzerine konuşmayı çok sevdiğim bir konuya geldik: Ezberci Eğitime Karşı Olmak. Konuya verdiğim ehemmiyeti göstermek için biraz mübalağa da edeyim. Ezberci eğitime karşı olmak eğitimin temellerine dinamit yerleştirip, havaya uçurmaktır. Bizi büyük bir enkazla baş başa bırakır. Muhtemelen bu konuda ayrı bir bölüm de çekebiliriz.

Ezberci eğitime karşı olmak derken ne kastettiğimizi ifade etsek iyi olur ama ben de bilmiyorum. Zira bundan herkes farklı bir şey anlıyor. O yüzden iyi niyetimle olabilecek en iyi tanımlamayı yapmaya çalışacağım.

Şimdi kısaca öğrenmenin kalitesi üzerine düşünelim. Hatta burada Bloom taksonomisi üzerinden düşünebiliriz. Bloom taksonomisi öğrenmeyi hiyerarşik bir biçimde sınıflandırır: Hatırlama(ezber), kavrama, uygulama, analiz, sentez ve değerlendirme. Ezberci eğitime karşı olma söylemi, muhtemelen öğrenimin niteliğinin/kalitesinin arttırılmasına yönelik ortaya çıkmış olsa gerek. ”Öğrenciler sadece ezber yapmasın, analiz, sentez ve değerlendirme de yapsın.” Her ne kadar makul, hatta tamamen doğru bir görüş olsa da, “ezberci eğitime karşı olmak” ifadesini duyan kişinin aklına bu gelmiyor. Aklımıza gelen şey “ezberin kötü olduğu.” Ama ezber öğrenmenin ilk adımıdır. Ve pek çok kişi “ezberlemekten” kaçınarak, öğrenmekten de alıkoyuyor.

Söylediklerim soyut kaçabilir o yüzden kitapta kullandığımız dil öğrenimi üzerinden gidelim. Acaba 12. Sınıfa kadar gelmiş olan ve yaklaşık 9 sene ingilizce eğitimi almış olan öğrencilerimizin ezberinde kaç tane kelime vardır? İngilizce’de en çok kullanılan 1000 kelimeyi kaç öğrenci biliyordur? Peki neden öğrenci bu kelimeleri bilmiyor? Çünkü onu ezberlemeye zorlamıyoruz ve ezberlemeden sınavları geçebiliyor. Öğrencinin önüne sınavda geçebileceği kadar bir kelime sepeti atıyoruz ve öğrenci onları kullanarak gramer bilgisini test ediyor. İngilizce öğretirken dahi öğretmenlerde öğrencinin kelime ezberlemesi sanki bir külfetmiş gibi bir tavır söz konusu. Kelime ezberlediği zaman ingilizce öğrenmeyecek ama ezber yapmadığı zaman hiç bir şekilde öğrenemeyecek.