Cahil Hoca kimdir bölümü ile başlayan eğitim felsefesi yolculuğumuzun varacağı nihai nokta “Özgür Öğrenci”dir. Bu yazımızda özgürleşmiş öğrencinin özelliklerinden bahsedeceğim. Aynı zamanda şimdiye kadar üzerine konuştuğumuz her şeyi de, Özgür Öğrenci’nin özellikleri üzerinden tekrar hatırlatmış olacağım.

Özgür Öğrenci, eğitimin bireysel bir uğraş olduğunun farkındadır. Zekasının farkındadır. Kimsenin zekasını kendisinden üstün görmez. Kimsenin zekasını kendisinden aşağı görmez. Toplumda bulunan zekaların eşitsizliği kanısına sahip değildir. İradesini kullanmasını bilir ve zekasını iradesinin hizmetine tabi kılar. Zekasını başkasının zekasına tabi kılmaz. Bilgiyi öğrenmek için herhangi bir açıklayıcı kişiye ihtiyaç duymaz. İnsan ruhunun kendi kendini, hocasız olarak eğitmeye kadir olduğunu anlamıştır. Bilginin ona sunulmasını beklemez, bilgiyi elde etmek için kendi iradesini ortaya koyar. Bilginin kendisine açıklama ile sunulmasının kendisini aptallaştırdığının farkındadır. Çevresi ile girdiği her türlü etkileşimden sürekli öğrenmeye devam eder, aynı anadilini öğrendiği gibi. Bilmediği her şeyi, ezberindeki bildikleri ile ilişkilendirerek öğrenir. Başarı ve zekanın birbirinin nedeni olmadığının farkındadır. İnsanları birbirinden ayıran en önemli şeyin iradeleri olduğunu bilir. Başarısızlığın kaynağının yeteneksizlik değil, yeterince çalışmamak olduğunun farkındadır. Çalışmanın yetenekten daha etkili olduğunu bilir. İhtiyaç halinde öğrenmenin hızlandığını farkeder. İhtiyaç sona erdiğinde iradesi zekasını devam etmeye zorlar. Özgür Öğrenci, birey olduğunun farkındadır. Hayatın yasasının bireysellik olduğunun bilincindedir. Öğrenemem ve yapamam demez. Bunun sadece tembellik olduğunu bilir. Yeterince çalışır ve irade ortaya koyarsa, istediği her şeyi başaracağına emindir. Motivasyonu bu özgüveninden gelir. Toplumun, zekaların eşitliği kanısına sahip uzlaşı içerisindeki bireylerden oluşması gerektiğini ve toplumun ortak bir zekasının olmadığını anlamıştır. Toplumda insanların eşitliği sürekli kendi çıkarı yönünde bozmaya çalıştığının farkındadır. Eşitsizlik tutkusunun toplumsal sorunların temeli olduğunu farkeder. Toplumsal farklılıkların zekaların eşitsizliği üzerinden oluşturulmasına karşıdır. Zekasının, içinde bulunduğu toplumun koşullarına bağlı olmadığının bilincindedir. Zekası özgürdür. Özgürlüğünün farkına varmış, kendi yolunu bulabilecek potansiyeldedir. İyi eğitilmediğini düşünmez, kendini iyi eğitmediğini düşünür. Eğitilmeye muhtaç hissetmesinin, zekasının köleleştiğini gösterdiğini bilir. Yakın çevresine etki edebileceğinin bilincindedir. Kendini özgürleştirdiği gibi, onları da özgürleştirebilir. Özgürleştirici bir eğitim sisteminin kurumsallaştırılamayacağını, toplumda tutunamayacağını farkeder. İnsanların yalnızca kendilerini ve çevrelerini özgürleştirebileceğini anlamıştır. Toplumun değil, asıl ilerleyenlerin bireyler olduğunu bilir. Toplumların ilerleyen bireylerin peşinden gittiğini farkeder. Geleneksel eğitim sisteminin zekaların eşitsizliği üzerine kurulu hiyerarşik bir yapı olduğunun farkındadır. Doğru düşünmenin yöntemlerini öğrenmek ister, öğrendiğinde karşılaştığı her sorun üzerine düşünmek ister. Bağımsız düşünmeyi ilke edinir. Kendi düşüncelerini ve neyden kaynaklandıklarını düşünür, gerekirse düşüncelerini değiştirmekten çekinmez. Sahip olduğu düşünceleri tutarlı bir şekilde temellendirmeye çalışır. İhtiyaçların öğrenmeyi kolaylaştırdığını farkeder. Bir konuyu anlamak için önce konu ile ilgili temel kavramları ezberler. Anladığı konuları günlük hayatında da kullanmaya çalışır. Anladığı konuları birbiri ile ilişkilendirebilir, birleştirebilir. Yeni düşünceler, yorumlar geliştirebilir. Düşüncelerini kendi içinde tutarlı bir bütün halinde ifade edebilir. Sürekli aynı fikirde olduğu kişilerle birlikte bulunmaktan hoşlanmaz. Farklı düşüncelerde olan kişilerle görüşmekten keyif alır. Onların da bilgilerinden istifade eder. Değişmekten çekinmez, sürekli bir gelişim halindedir. Toplumda yaygın yanlış kanıların düşüncelerini etkilemesine müsaade etmez. Hocasının anlattığından çok daha fazlasını öğrenebileceğinin farkındadır. Beynin hata yaparak geliştiğini bilir, hata yapmaktan çekinmez. Beynin gelişimine önem verir, ilgilendiği her şeyin beyin gelişimine etkisi olduğunu anlamıştır. Beynin uyarılmadığı sürece köreldiğini, tembelleştiğini bilir. Çok yönlü olmanın beynin kısımları arasındaki etkileşimi arttırdığını bilir. Branşı dışında da hobiler edinir. Hayata ve doğaya bir bütün olarak bakmaya çalışır. Matematik Özgür Öğrenci için bir köprüdür. Bilimin içinde de, sanatın içinde de, hayatın içinde de herşeyin birbiri ile ilişkisini sağlar. Tekniğini bildiği sürece tüm sanatları icra edebileceğinin bilincindedir. Yeteneksiz olduğunu düşünerek hiçbir faaliyetten kaçınmaz. Her isteyen sanatçı olamaz gibi toplumda bulunan yanlış kanılara göre hareket etmez. Boş vaktin sahip olduğu en önemli şey olduğunun farkındadır. Vakitlerini kendine değer katacak şeyler için titizlikle kullanması gerektiğini bilir. Duygu ve düşüncelerini sanatın her dalında ifade edebilecek şekilde sentezleyebilir. Hiçbir ders için bu ders ne işime yarayacak diye düşünmez. Bu ders ne işe yarayacak diye düşünmenin eğitimi anlamamak olduğunu bilir. Her dersin beyin gelişimine ve hayata bakışına katkıda bulunduğunun bilincindedir. Doğa ve hayatla ilgili tüm detayları merakla inceler. Sanki içinde keşfedilecek yetenekler varmış gibi düşünmez. Merak sahibi olduğunu bilir, enerjisini merakını gidermek için kullanır. Ailesinin kendisi için seçtiği hedeflere değil, kendi ilgi ve merakına göre seçtiği hedeflere yönelir. Kendini tanır, ilgilendiği konuları doğal olarak farkeder. Hiçbir uğraşı vakit kaybı olarak görmez. Keyif aldığı her şey bile onun için bir eğitim aracıdır. Romanlar, oyunlar, filmler onun için birer bilgi kaynağıdır. Değerli gördüğü şeyleri tekrar tekrar yapar. Her tekrarda yepyeni detayları farkeder. İnsan eseri olan her şeyi anlayabileceğinin bilincindedir. Büyük düşünürlerin görüşlerini okuyup anlayabilmek uğraşır. Anladığında ise görüşüne katılmayabilecek kadar özgür düşünceye sahiptir. Karşılaştığı her zorluktan kendi zekası ile çıkabilecek kadar irade ortaya koyabilir. Bir romandan tarihi bir dönemi, bir oyundan plan yapmayı, bir filmden yabancı dili öğrenebilir. Felsefeyi gereksiz ve gülünç bulmaz, öğrenmeye ve hayatın her alanında uygulamaya çalışır. Yeni konulara çalışmanın kendisini daha çok zorladığını, kendisini zorladıkça da beyninin daha çok geliştiğini bilir. Yaşının ilermesi ile öğrenmenin zorlaştığının farkındadır, ama öğrenmenin sonu olmadığını bilir. Bilgiye, sınava kadar işine yarayacak, sonra unutulacak bir yük olarak bakmaz. Bilgiyi bir tüketim maddesi gibi bitirilecek bir yığın olarak görmez. Bilgiyi yüksek not almak karşılığında değil, hayata bakışını değiştirmesi için öğrenir. Bilgiyi, kendisinden elde ettiği çıkarlar için değil taşıdığı değer ve anlam için önemser. İlgilendiği konulardaki merakını gidermek için bilgi araştırır. Sürekli bir araştırma halindedir. Kendi araştırmalarını yönlendirebilir. İnsanlık tarihinde ulaşılan bilimsel, sanatsal, felsefi ve toplumsal sınırları keşfetmek ister. Ulaştığında da sınırların ötesini hayal etmeye çalışır. İçinde bulunduğu eğitim sisteminin, toplumun, tarihi dönemin kısıtlarından bağımsız olarak istediği her şeyi öğrenebilir, kendini eğitebilir.

Talha